ANKARA – DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç, AK Parti ile 1 Nisan sonrasına dair görüşmeler yapıldığı, “kayyım atamama” sözü karşılığında aday çıkarılmadığı iddialarına yanıt verdi. AK Parti ile “siyasi bir görüşme”nin söz konusu olmadığını söyleyen Oluç, kayyım atamamanın da sözle değil kanun değişikliği ile olacağını belirterek, “Kanun teklifi yok, o zaman hangi söze inanılır? Bunun güvencesi bizim için budur. O yüzden ‘kayyım atamama sözü verildi’ iddiasına gülüp geçiyoruz” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in DEM Parti’nin CHP’ye kaybettirme stratejisi izlediği sözlerini de “tutarsızlık” olarak nitelendiren Oluç, “CHP, kazanma şansının hiç olmadığı Kürt coğrafyasında her yerde aday gösterdi. “CHP bize kaybettirmek AKP’ye kazandırmak için buralarda aday gösterdi” desek doğru bir şey söylemiş olur muyuz?” diye sordu.
DEM PARTİ’NİN HER YERDE ADAY ÇIKARMASI EN DOĞAL HAKKIDIR
CHP ile DEM Parti arasında “kent uzlaşısı” görüşmelerinde yer alan Oluç, yerel seçim sürecinde DEM Parti’nin çalışmalarıyla ilgili bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı.
CHP Genel Başkanı Özel’in DEM Parti’nin CHP’ye kaybettirme stratejisi izlediği sözlerini “tutarsız” bulan Oluç şunları söyledi:
“DEM Parti’nin her yerde kendi adaylarıyla yarışması meşru ve en doğal hakkıdır. Kent uzlaşması çerçevesinde bazı tercihlerde bulunmak partinin tercihidir. Kimseye verilmiş bir söz yoktur, olmamalıdır. 28 Mayıs sonrası, şimdi CHP Genel Başkanı olan Özgür Özel, “Keşke HDP kendi adayını çıkarmış olsaydı” dedi. Bu sözü 28 Mayıs sonrasında söyleyen Özgür Özel’in bugün “DEM Parti’nin bize kaybettirmek için çalışıyor” demesi siyasi olarak tutarsız geliyor. Biz kimseye kaybettirmek için aday çıkarmıyoruz. Kendi adaylarımızla yarışmak doğal hakkımız. Eş başkanlarımız da bu süreçte “Kaybettirmek ya da kimseye kazandırmak için değil, kendimiz kazanmak için mücadele edeceğiz” dedi. CHP, kazanma şansının hiç olmadığı Kürt coğrafyasında her yerde aday gösterdi. “CHP bize kaybettirmek AKP’ye kazandırmak için buralarda aday gösterdi” desek doğru bir şey söylemiş olur muyuz? Bu meseleleri biraz serinkanlı sakin bir şekilde değerlendirmek daha hayırlı olur diye düşünüyorum.”
‘BİZE İKTİDAR DİLİYLE CÜMLELER KURULMASI ŞIK DEĞİL’
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti’nin tutumunu eleştirirken “Şimdi Demli çayları Erdoğan ve Bahçeli içsin” demişti. Oluç bu sözlere de, “Cumhur ittifakının temsilcilerinin ifadeleriyle bize yönelik cümleler kurulması ve söylem geliştirmesini de yine tırnak içinde “şık” bulmadığımızı ifade etmek istiyorum. Saldırmak muhalefete değil iktidara kazandırır, iktidarın meşruiyetini arttırır. Dolayısıyla buna da dikkat etmek gerekir” yanıtı verdi.
‘KÜRT VATANDAŞLAR BATIDAKİ İLLERDE DE TEMSİL EDİLMELİ’
İstanbul, Ankara gibi birçok batı şehrinde çok ciddi bir Kürt nüfusu yaşadığını anlatan Oluç, partilerinin “batıda da kazanma” hedefini şöyle açıkladı:
“Batıda yaşayan Kürtlerin siyasi olarak belediyelerde temsil edilme hakkı var. O zaman aday olmaları, kazanmak için mücadele etmeleri çok doğal. Biz stratejik olarak böyle bakıyoruz meseleye. Kürt sorunun demokratik barışçı çözümü, ortak vatanda demokratik cumhuriyetin oluşması gibi hedefler açısından da çok doğal olduğu için gereken her yerde adaylarımızı çıkartıyoruz. Bugünkü koşullarda elimizdeki siyasi güç az temsil edilmeye yol açıyorsa az temsil ediliriz. Bazı yerlerde hiç temsil edilemiyorsak temsil edilmeyi hedefleriz. Sonuçta hedef siyasi bir kazanım elde etmek. Kazanalım derken bunu kastediyoruz.”
‘KAYYIM ATAMAMA SÖZLE DEĞİL KANUNLA OLUR’
Oluç, DEM Parti’nin AK Parti ile görüştüğü, “kayyım atamama sözü” karşılığında aday çıkardıkları iddialarını da “spekülasyon” olarak nitelendirdi. “Kayyım atamayacağız” şeklinde bir sözünün hiçbir değerinin olmayacağını bilen siyasetçiler olduklarını söyleyen Oluç şunları ifade etti:
“İktidar partisinin verilen sözlerden çok kolay döndüğünü biliyoruz. Yüzlerce örneği var. Siyasette önemli olan kalıcı garantilerin olmasıdır. Kayyımlar darbe girişiminden sonra çıkarılmış kanun hükmünde kararnamenin sonradan yasaya çevrilmesine dayanarak atanıyor. Bir maddelik bir yasa teklifini getirirler geçersiz ilan edilir, biter. Kanunda değişiklik yapmak inandırıcı olur. Böyle gelen bir yasa değişikliği teklifi yok, o zaman hangi söze inanılır? Bunun güvencesi bizim için budur. O yüzden ‘kayyım atamama sözü verildi” iddiasına gülüp geçiyoruz.
AK Parti ile “siyasi görüşme” yapıldığı iddialarını da “Görüşme yapsak gizlemeyiz, söyleriz” diyerek reddeden Oluç seçim sonrası görüşülecek iddiaları ile ilgili ise şunları söyledi:
“Biz Kürt sorununda demokratik ve barışçı bir çözümün adresinin Ankara ve Meclis olduğunu söyledik. Dolayısıyla Mecliste bulunan hem iktidar hem muhalefet partilerinin Kürt sorununun demokratik barışçı çözümü konusunda adım atmasını önemli ve olumlu buluruz. İster iktidar ister muhalefet olsun görüşmekten kaçınmayız. Bizim için bu çok önemli bir hedeftir. Bunu da gizlemeyiz. AK Parti ile siyasi bir görüşme bugün kesinlikle yok.”
”DANIŞIKLI DÖVÜŞ’ İÇİN MERAL DANIŞ BEŞTAŞ’I ADAY GÖSTERİR MİYİZ?’
DEM Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde Erzurum Milletvekili Meral Danış Beştaş ve eski milletvekili Murat Çepni’yi aday gösterdi. Ancak DEM Parti’nin aday göstermesine rağmen “Danışıklı dövüş” yorumları yapıldı. “Danışıklı Dövüş” için Meral Danış Beştaş’ı aday gösterir miyiz?” diye soran Oluç, “Danışıklı dövüş lafı Meral Hanım’a, partimize de ayıp, büyük haksızlık. “Aday çıkarmak yanlıştır” diye karar vermiş olsaydık, aday çıkarmaz, bunu da savunurduk. En iyi sonucu almak için mücadele ediyoruz” dedi. Bazı DEM Parti adaylarının geri çekileceği iddialarını da kesin dille reddeden Oluç, “Herhangi bir yerde aday geri çekilmesi diye bir şey söz konusu değil. Net olarak söyleyebilirim” dedi.
‘HİZMETTEN ÖNCE SAYGI GÖSTERECEK’
CHP’li belediye başkanlarının birçok kentte eşit hizmet anlayışına sahip olduğunu ancak seçmenlerinin hizmetten önce saygı beklediğini söyleyen Oluç, “Antalya’da Büyükşehir Belediye Başkanı örneğinde olduğu gibi. Bizim derdimiz salon değil. Oradaki Belediye Başkanı, o şehirde yaşayan Kürtlere saygı göstermedi. Saygı bizim için birinci mesele. Temsilden önce hizmetten önce saygı gösterecek, bunu yapmadı. Bu tür şeyler gördüğü zaman haklı olarak seçmenimiz tepki gösteriyor. Biz de eleştiriyoruz. Kendisini düzeltirse bunu değerlendiririz, ama şu ya da bu büyükşehirde olabilir, bir şey yapmıyorsa, bunları gözden geçirmiyorsa o zaman da bizden destek beklememelidir diyoruz. Yani onunla da yarışırız diyoruz. Bundan daha doğal bir şey olamaz” dedi.
SOYER SEÇMENLERİMİZDE MÜTHİŞ BİR DUYGU YARATTI
Oluç, İzmir’de yeniden aday gösterilmeyen Tunç Soyer ile ilgili “Soyer aday gösterilmediği için DEM Parti kendi adayını çıkardı” iddialarına da yanıt verdi. DEM Parti’nin kimseye aday dayatmasının söz konusu olmadığını söyleyen Oluç, Tunç Soyer’in HDP’nin İzmir il binasında Deniz Poyraz’ın ölümüne yol açan silahlı saldırıdan sonra taziyeye gittiğini hatırlattı, “Tunç Soyer, gerçekten bizim seçmenimizin vicdanına ve duygularına hitap eden çok önemli şey yaptı. Soyer Belediye Başkanı sıfatı, korumaları olmadan bir yurttaş olarak cenazeye gitti, taziyeye katıldı, halkla birlikte yürüdü. İzmir’de yaşayan seçmenlerimiz açısından müthiş bir duygu yarattı. Saygı duymak, önemsemek böyle bir şeydi. Biz aday çıkarmış olsak dahi Soyer yeniden aday olsa Soyer’e oy verirdi. Ama illa Tunç Soyer aday olsun diye bir ısrar bizim haddimize değil. Ama çok kıymetli gördüğümüz insani bir duruştu” dedi.
‘2019 STRATEJİSİNE DÖNÜN DİYENLERE TEŞEKKÜR EDERİZ’
2019 seçimlerinde uyguladıkları aday çıkarmama stratejisini yanlış bulmayan ancak bu seçimde yeni bir konjonktür çerçevesinde farklı bir karar aldıklarını anlatan Oluç, “2019 taktiğine geri dönün diyenler var. Ama bugün 2024, farklı bir konjonktür, ihtiyaçlar farklı. Dolayısıyla bugüne uygun taktik adımları atıyoruz. 2019’u tekrar edin diyenlere teşekkür ederiz. Siz devam edin demeyi tercih ediyoruz” dedi.
‘KAYYIM ATAMALARA DAHA FAZLA TEPKİ BEKLERDİK’
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Meral Danış Beştaş’ın aralarında olduğu birçok DEM Partili siyasetçi, muhalefeti kayyım atamalara tepki göstermemekle eleştirdi. Oluç, muhalefetten kayyım atamalara yeterince güçlü ses yükselmediğini belirterek şunları söyledi:
“Kayyım ilk bizim belediyelere atanmaya başladı ama bu bir rejim anlayışı olduğu için batı için de tartışılmaya başlandı. O tartışma başladığı zaman kayyımlara yönelik ses daha fazla yükseldi. Hâlbuki biz isterdik ki bizim belediyelere kayyım atanmaya başladığı anda çok güçlü bir ses yükselsin. Bu demokrasi açısından, hukuk açısından kabul edilebilir bir şey değildir. Net bir şekilde ve güçlü bir şekilde söylenmeliydi. Biz bunun yeterince güçlü söylenmediğini düşünüyoruz ki bu batıya kadar geldi. (İmamoğlu’nun Diyarbakır’da Selçuk Mızraklı ziyareti) Tabii ki önemliydi. Meral Hanım’da önemsiz deniyor ama daha güçlü bir karşı çıkışı herkesten beklediğimiz gibi ondan da beklerdik. Meral Hanım’ın sitemi de bu. O günün koşulları açısından baktığımızda kıymetliydi. O zaman da söyledik, ama daha fazlasını beklerdik herkesten.”
DEM PARTİ’NİN SEÇİMDE İKİ ANA HEDEFİ
DEM Parti olarak 31 Mart seçimlerine odaklandıklarını anlatan Oluç, yerel seçimde esas hedeflerinin kayyım atanmış olan belediyeleri geri almak olduğunu söyledi. Kayyımların yarattığı halk iradesinin gaspı, yolsuzluklar gibi bir dizi tahribata dikkat çeken Oluç, 31 Mart’ta belediyeleri kazanarak bu tahribatın cevabını vereceklerini söyledi. Oluç, DEM Parti’nin ikinci hedefinin de 2019 seçiminde kazanmaya yaklaştıkları bazı belediyeleri bu seçimde almak olduğunu söyledi.
DEM PARTİ SEÇMEN TAŞINAN BÖLGELERE SEÇMEN TAŞIYACAK
2019 yerel seçimlerinde olduğu gibi önümüzdeki seçimlerde de bazı illerde “kolluk kuvvetlerini taşıma” ile sonuçların etkilenmeye çalışıldığını söyleyen Oluç, “İtirazlarda bulunduk. Geri çevirdiler. O seçim bölgesinde yaşayan ama batıda yaşayanlara, çalışanlara, kendi yerellerinde oy kullanmaları için çağrı yapıyoruz. Oy kullanmaları için biz de onları taşıyacağımıza, o seçmenleri kendi yerellerine ulaştıracağımıza ve tekrar geri dönmelerini sağlayacağımıza dair garanti veriyoruz. Daha evvel de yapmıştık, tekrar yapıyoruz” dedi.