İstanbul’da düzenlenen Sudan sempozyumunda, ülkede yaşanan çatışmalar ve sorunlar ile çözüm yolları ele alındı.
Dünya Düşünce ve Kültür Forumu tarafından, “Sudan… Unutulan Yara” temasıyla düzenlenen sempozyuma, Sudan, Eritre, Mısır, Yemen ve Libya’dan entelektüeller, hukukçular, akademisyenler ve medya mensupları katıldı.
Sudan halkının yaşadığı sıkıntıların ele alındığı sempozyumda söz alan konuşmacılar, yaşanan sorunların temeline ilişkin görüşlerini paylaştı.
Dünya Düşünce ve Kültür Forumu Müdürü Muna Subhi, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, Sudan’daki trajedinin yeni bir durum olmadığını, sorunların 1882’de Mısır ile Sudan arasındaki birliği bölmeyi amaçlayan İngiliz işgaliyle başladığını vurguladı.
Sudan’ı bölme planının daha sonra ABD tarafından devralındığını kaydeden Subhi, ABD ile İsrail’in Afrika Boynuzu’nda kesişen çıkarları ve Sudan topraklarıyla ilgili planları olduğunu dile getirdi.
Eritre Alimler Konseyi Başkan Yardımcısı ve Sudan işleri uzmanı Hasan Selman ise Sudan meselesinin, komşu ülkelerin pozisyonları nedeniyle karmaşık ve iç içe geçmiş olduğunu belirtti.
Selman, ABD’nin 1904’ten bu yana Sudan’ı kontrolü altına almaya çalıştığını, 1956’dan beri de ülkeyi bölme planlarının yapıldığını aktardı.
Selman, Ömer el-Beşir’in, iktidarının sonlarına doğru, Sudan sorununu çözeceği düşüncesiyle ABD’nin müttefikleri Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan’a yöneldiğini ancak bunun da ülke içinde kutuplaşmalara neden olduğunu ve Beşir sonrası dönemi hazırladığını söyledi.
Sudan ile Mısır arasındaki tarihi bağlara da değinen Selman, Mısır’ın yaşadığı ekonomik krizler nedeniyle Sudan meselesinde müdahil olamadığını, Etiyopya ve Eritre’nin de ordunun yanında yer aldığını, Körfez ülkelerinin ise bölgeyle ilgili vizyonunu silahlı milisleri desteklemek üzere inşa ettiğini kaydetti.
Eski Sudan Gazeteciler Sendikası Başkanı ve Afrika Gazeteciler Sendikası Başkanı Es-Sadık er-Reziki ise Sudan’da iç savaş değil bölgesel bir savaş yaşandığını savundu.
Sudan’ın, jeopolitik konumundan ötürü dış güçler tarafından bölünme ve kontrol altına alınmaya çalışıldığını belirten Reziki, Mısır’ın da “büyük İsrail” düşünün gerçekleşmesi için hedef tahtasında olduğunu dile getirdi.
Reziki, Sudan ordusunun parçalanması ve devletin zayıflatılması yönünde pek çok senaryo olduğunu sözlerine ekledi.
