Büyük bir marka olmak, hâliyle oldukça göz önünde olmak demek. Bu durumsa gözler sürekli üstünde olan büyük markalara hata yapma şansı bırakmıyor. Ancak hata onlarda olsa da olmasa da milyonlarca insanın gözünün önünde olmak bazen markaların ilginç davalarla yüzleşmesine sebep olabiliyor.
Hukuki arenada, birbirinden ilginç ve saçma iddialarla karşılaşmak tabii mümkün. Hatta konu markalar olunca belki de kaçınılmaz. Fakat bazı davalar var ki gerçekten görenlere “yok artık” dedirtiyor.
Kit Kat’ın bir çikolata mı yoksa bir gofret mi olduğu sorusu bir mahkeme salonunda yanıtlanmıştı.
Çikolatalardan alınan vergilerin gofretlerden alınan vergilerden daha yüksek olması sebebiyle KitKat’ın bir gofret olduğunu iddia eden Nestle, bu durumu mahkemeye taşımıştı.
1999 yılında Hindistan’da görülen davada KitKat’ın çikolata ile kaplı bir gofret olduğu sonucuna varılmış ve mahkeme “Tüm çikolatalar kakao barındırsa da kakao içeren her ürün çikolata olarak sınıflandırılamaz” diyerek Nestle lehine karar vermişti.
Pringles da KitKat gibi bir hamle yapmayı denemiş olsa da aynı başarıyı yakalayamamıştı.
Pringles, patates ve un karışımı bir hamurdan ince ince kesilerek elde edilmiş bir tür cips olması sebebiyle aslında bir cips değil bir tür kek olduğunu iddia etmişti.
2009 yılında sonuçlanan davada İngiltere mahkemesi Pringles aleyhine karar vererek Pringles’ın bir cips olduğu sonucuna varmıştı ve bu karar yüzünden Pringles 160 milyon dolarlık bir vergi borcu sahibi olmuştu.
Subway’se sandviçlerinin olması gerekenden daha küçük olması gerekçesiyle dava edilmişti.
2013 yılında bir grup Subway müşterisi bir araya gelerek Subway’in 30 cm olması gereken sandviçlerinin 30 cm’den daha küçük olduğunu belirtmiş ve markayı dava etmişti.
Hâkim bu iddiayı zayıf kabul etmiş ve Subway’i yanıltıcı pazarlama aktiviteleri suçlarından aklamıştı. Dava sonucunda Subway, davacıların masraflarını karşılamayı ve davacıların hepsine 5000 dolar ödemeyi kabul etmişti.
Nike’sa müşterilerini ayakkabılarının tehlikeli bir silah olarak kullanılabileceği konusunda uyarmaması sebebiyle dava edilmişti.
2013 yılında, kadın ticareti sebebiyle hüküm giymiş bir suçlu tarafından açılan ve markadan 100 milyon dolar tazminat talep eden davada Nike, Air Jordan ayakkabılarının tehlikeli bir silah olarak kullanılamayacağı konusunda bir uyarı bulundurmaması sebebiyle suçlanmıştı.
Bu suçlamanın sebebiyse davacının otelden para vermeden kaçan bir müşteriye saldırarak, o kişinin yüzünü ayakkabısıyla resmen ezmesi…
Davacının kendi kendini temsil ettiği bu davada, Nike’ın avukatları yalnızca 90 saniye konuşmuş ve dava tahmininiz üzere Nike lehine sonuçlanmıştı.
Starbucks’sa içeceklerine çok fazla buz koyduğu gerekçesiyle 5 milyon dolar değerinde bir dava ile karşı karşıya kalmıştı.
2016 yılında Amerika’da açılan toplu davada; Starbucks içeceklerinde iddia edilenden daha az sıvı ve daha fazla buz bulunduğu gerekçesi öne sürülerek marka suçlanmış, fakat dava Starbucks lehine sonuçlanmıştı.
McDonald’s az peçete vermesi sebebiyle mahkemeye verilmişti.
2014 yılında McDonald’s, Webster Lucas tarafından siparişin yanında yalnızca bir peçete vermesi sebebiyle 1,5 milyon dolarlık bir tazminat talebiyle dava edilmişti.
Bu durum sebebiyle duygusal anlamda zarar gördüğünü ve çalışamayacak duruma geldiğini belirten Lucas’ın çeşitli fast-food zincirlerine düzenli olarak bu tarz davalar açtığının ortaya çıkmasının ardından McDonald’s, bu davadan kazanan taraf olarak ayrılmıştı.
Google’sa yol tarifinin yanlış olması sebebiyle trafik kazası geçiren bir kullanıcı tarafından dava edilmişti.
2011 yılında Google’ın yol tarifini fazla ciddiye alan bir kullanıcı, yürüyerek otoyola çıkmış ve bu yürüyüşü kendisine araba çarpmasıyla sonuçlanmıştı.
Kaza sonrasında hem Google’a hem de kendisine çarpan arabanın şoförüne dava açmış olsa da mahkeme Google’ı haklı bulmuş ve suçlamaları düşürmüştü.
Uber ise bir kullanıcı tarafından “evliliğimi mahvetti” gerekçesiyle dava edilmişti.
2017 yılında, 45 milyon dolarlık bir tazminat talebiyle dava edilen Uber’e yöneltilen suçlamaysa evlilikteki problemlerin Uber kullanmaya başladıktan sonra başladığı…
Eşinin telefonundan Uber’e giriş yapan adam daha sonra uygulamada meydana gelen bir hatadan dolayı konum bilgilerinin eşinin telefonuna bildirim olarak gitmesi sebebiyle evliliğinde problemler yaşamaya başladığını ve eşinin, onu aldattığını öne sürerek boşanma davası açtığını belirterek bu durumun evliliğini mahvettiğini öne sürmüş ve markayı dava etmişti.
Bud Light reklamlarında olduğu gibi güzel kadınları tavlayamadığını iddia eden bir tüketici, bu sebeple markayı dava etmişti.
Richard Overtun, Bud Light içtiğinde yalnızca sarhoş olduğunu ve reklamlarda gösterildiği gibi Bud Light içerek güzel kadınları tavlayamadığı gerekçesiyle duygusal olarak zarar gördüğü ve finansal kayıp yaşadığı gerekçesiyle 1993 yılında 10.000 dolar tazminat talep ederek markayı dava etmişti.
Tahmin edersiniz ki dava marka lehine sonuçlandı…
Universal Studios’sa korku evinin fazla korkunç olması sebebiyle dava edilmişti.
Torunuyla birlikte Universal Studios’un her yıl Cadılar Bayramı’na özel düzenlenen korku gecesini ziyaret eden Cleanthi Peters, tur sırasında elinde elektrikli testere olan bir adamın onu korkutması sonucunda oldukça korkarak çıkışa koşarken yerdeki su birikintisine basıp koşması sebebiyle yaralandı.
Bu olay sonucunda duygusal ve fiziksel zarar görmesi sebebiyle Universal Studios’u dava eden Peters, 15.000 dolar tazminat talep etmişti. Bu olay, Peters lehine sonuçlandı.
Evet, bu içerikte de bazı büyük markaların tarafı olduğu ilginç davaları listeledik. Sizin en ilginç bulduğunuz hangisi oldu?
Markalar hakkındaki benzer içeriklerimiz: